Mindfulness nedir?
Mindfulness, yani farkındalık, aslında çok basit ama derin bir kavram. Bir şeylere odaklanıp, tamamen o anın içinde olmak demek. Yani, geçmişin veya geleceğin kaygılarına kapılmak yerine, şu anda neler olduğunu tam anlamıyla deneyimlemek. Bunu bir düşün; bir çayı yudumlarken, sadece çayın tadını, kokusunu, sıcaklığını hissederek içiyorsun. Ne geçmişteki bir olay ne de yarındaki bir iş seni rahatsız ediyor. Tam anlamıyla o anın içinde, o anı yaşıyorsun.
Mindfulness, aslında yaşamın her alanına uygulanabilen bir farkındalık hali. Bazen bu kavramı meditasyonla ilişkilendiriyoruz ama aslında her an uygulanabilir. Örneğin, yürürken, sadece adımlarına odaklanmak, nefesini hissederek yürümek, tamamen o anda var olmak. Ne geçmişteki dertlerin ne de gelecekteki endişelerin seni etkiliyor, sadece şu anda oluyorsun. Ve bu sana büyük bir rahatlık sağlar. Çünkü sürekli bir koşuşturma içinde, bir şeylere yetişmeye çalışırken, kendimizi çoğu zaman unutuyoruz.
Koçlukta da mindfulness, önemli bir teknik. Bazen danışanlarımız, geçmişin yükleriyle ya da gelecekteki belirsizliklerle boğuluyorlar. İşte burada mindfulness devreye giriyor. Onlara, şu anı deneyimlemeleri gerektiğini hatırlatıyoruz. Çünkü, insanın en büyük gücü, içinde bulunduğu anı fark edebilmesinden geçer. Şu anı tamamen hissederek yaşamak, zihin ve ruh sağlığını dengede tutar, insanı daha huzurlu ve odaklanmış kılar.
Bir koç olarak, danışanlarıma mindfulness’ı, bilinçli bir şekilde nefes almayı, düşüncelerini gözlemlemeyi ve o anı tam anlamıyla hissetmeyi öğretmek adına sıkça öneriyorum. Bu basit ama güçlü teknik, onlara stresle başa çıkmak, duygusal dengeyi sağlamak ve kararlarını daha sağlıklı bir şekilde almak konusunda büyük yardımcı oluyor. Kısacası, mindfulness’ı hayatımıza dahil etmek, zihnimizi arındırmak ve anı tam olarak yaşamak, bize gerçekten büyük bir özgürlük sunuyor.